Gündem

ERMENİSTAN-AZERBAYCAN ANLAŞMAZLIĞI -1

Hasan H. Yıldırım & Hussein Erkan

 

ERMENİSTAN-AZERBAYCAN ANLAŞMAZLIĞI -1
Bolşevik devrimi sonrası Şubat 2017’de gerçekleştirilen referandum ile Dağlık Karabağ Cumhuriyeti Artsah Cumhuriyeti olarak değiştirildi. Fakat bu fazla sürmedi. 5 Temmuz 1921’de SSCB tarafından Ermenilerden alınarak Azerbaycan’a bağlı otonum bölge haline getirildi. Ermenilerin burayla fiziki ilişkisini kesmek için Laçin koridorununu Azerbaycan’a bıraktı. Oysa Dağlık Karabağ’da her zaman Ermeniler çoğunluğu teşkil etmiştir. Yanı sıra Karabağ, kendi parlamentosu ve yönetimiyle Azerbaycan içinde özerk bir “bölge” idi. Bu yapısını 1991 yılına kadar sürdürdü. Fakat Ermeniler Karabağ’a saldırarak işgal etti. O gün bugün bu sorun iki devlet arasında savaş nedeni olageldi.
SSCB dağılınca Rusya’da etnik çatışmalar başladı. Bu çatışma Ermeniler ile Azerbaycan arasında da yaşandı. Ermeniler, 1990’da Karabağ bölgesini işgal etti. Büyük bir katliam yaptı. Çoğu kaçarak Azerbaycan’a sığındı. 10 Aralık 1991’de Azerbaycanlıların boykot ettiği ve yalnız Ermenilerin katıldığı bir referandum yapıldı. Çıkan sonuç sonrası bağımsızlık kararı alındı ve 6 Ocak 1992’de de bağımsızlık resmen ilan edildi. Fakat hiçbir ülke bunu tanımadı. Bunun rövanşını almak için Azerbaycan, 2020’da Karabağ’a saldırdı ama yenildi. Yenilgiden sonra Türkiye, İsrail ve Rusya silahları ile toparlanan Azerbaycan Putin’in yol vermesi ve Türklerinde desteğini alarak 27 Eylül 2023’te Karabağ’ı işgal etti.
Azerbaycan, tarihte Dağlık Karabağ’ı hiçbir zaman kontrol edememiştir. Hem Osmanlı İmparatorluğu hem Türkiye Cunhuriyeti ve hem de Azerbaycan Cumhuriyeti Dağlık Karabağ’ı ele geçirmek için çok çaba sarfetmiştir ama hakimiyet kuramamışlardır. 2020’de Dağlık Karabağ Azerbaycan-Türkiye’nin ortaklaşa saldırısına uğradı. Ancak başarısızlıkla sonuçlandı. Bunun rövanşını 27 Eylül 2023’te saldırısıyla aldı.
Ermenistan-Azerbaycan arasındaki sorunlar grift bir sorun haline gelmiştir. Tarihsel bir geçmişi var. Nasıl çözüleceği kimse akıl erdiremiyor. Çünkü sorun sadece bu iki devletle sınırlı değildir. Birçok ülkeyi ve özelikle bölge ülkelerinide ilgilendiriyor. Bir taraftan Rusya, bir taraftan ABD ve Avrupa konuyla ilgililer. Yanı sıra İran ve Türkiye. Her devletin sorun üstünde hesapları var. Bunlar hesaplarını görürken zarar gören bölge halkları olmaktadır.
Dağlık Karabağ sorununa benzer Ermenistan ve Azerbaycan arasında bir başka sorun daha var. O da şudur: Ermenistan devletinin sınırları içinde Azerilerin çoğunlukta olduğu Nahçivan var. Özerk bir bölgedir. Azeriler yönetimdedir. Fakat bu bölgenin Azerbaycan ile kara sınırı yoktur. Kara yolu ile geçiş yasaktır. Ulaşım şimdiye kadar havayolu ile yapılmaktadır. Aynı durum Azerbaycan sınırları içindeki Dağlık Karabağ içinde Ermeniler için sorun teşkil etmekteydi. Ermeniler 1991 yılında burayı işgal etti. Şimdi de Azerbaycan, Zengesor Koriduru’nu açarak karadan Nehçivan’a ulaşmaya çalışmaktadır. İşte bu sorunlar bu iki devlet arasındaki düşmanlığı daha da derinleştirmektedir.
Çözülmek istenen bu sorunlardır. Her iki devletin bu bölgeler için engelsiz ulaşım sağlanması sorunu çözülmek istenmektedir. Ama nasıl? Aslında daha evvel bu sorunlar çözüldüğü sanıldı ama bu doğru değildi. SSCB’nin yanlış kararları ile zoraki sınırlar çizilmişti. Bu sınırlar BM tarafından kabul görülmüştü. Fakat bunu ne Ermeniler ne de Azerbaycanlılar kabul etmedi. Sorunu kendi lehlerine çevirmek için savaşa baş vurdular. Bu da soykırımla sonuçlanıyor.
Azerbaycan, Dağlık Karabağ bölgesini 27 Eylül 2023 tarihinde yeniden işgal etmeye başladı. Sonucu ne olur bilemeyiz, şimdilik bir muama. 5 Temmuz 1921’de Dağlık Karabağ Azerbaycan’a verilmesiyle bu BM tarafından Azerbaycan’ın bir parçası olarak tanındı. Ancak Azerbaycan’ın topraklarının yaklaşık yüzde 20’sine denk gelen Dağlık Karabağ ve civarındaki bazı bölgeler, 1990’ların başından bu yana Ermenistan tarafından işgal edildi. Bölgede 1991 yılında “Dağlık Karabağ Cumhuriyeti“ ilan edildi. Ancak hiçbir devlet bunu tanımadı. Oysa 1989 nüfus sayımına göre, Dağlık Karabağ’da 145,593 Ermeni (%76,4) ve 42,871 Azeri (%22,6) yaşamaktaydı. Bölgenin Azerbaycan’a bağlı olması tarihi bir haksızlıktı. Bu tarihi haksızlığı yapan Stalin’in başında bulunduğu SSCB’dir.
Azerbaycan, 1992’de Ermenistan karşısında ağır bir yenilgi alınca Türkiye ile 2010 yılında stratejik bir anlaşma yaptı. Türkiye hem Azerbaycan ordusunu eğitti hem askeri teçhizat ile donattı. Bu arada İsrail’in Azerbaycan’a yardımını unutmamak gerekir. Güçlenen Azerbaycan 2020 ylında Ermenilere karşı savaş açtı. Bazı yerleri alsa da üstünde hak iddia ettiği Karabağ’ı alamadı.
Kendini yeniden toparlayan Azerbaycan bölgenin güçler dengesinin kendi lehlerine geliştiğine hükmederek 27 Eylül 2023’de yeniden Dağlık Karabağ’a saldırdı. Karabağ‘daki Ermenilerin yarısı yani 60 bini orayı terk etmek zorunda kaldı. Geri kalanınıda büyük bir trajedi bekliyor. Buna yeşil ışık yakan Rusya lideri Putin oldu. Bunun nedeni açık. Ermanistan lideri Paşinyan’ın ABD yanlısı bir politika izlemesiydi.
Azerbaycan ve Türkiye zafer naraları atıyor. Aliyev ve Erdoğan, Saddam Hüseyin gibi sağa-sola çaka satıyor. Tıpkı onun gibi gadar birer diktatördürler. Umalım akibetleri onun gibi olur. Rusya, “Ermeniler Rusya‘ya karşı çıkmanın bedelini ödüyor“ diye el uvuşturuyor. ABD’ye gelince söylem dışında şimdilik askeri bir müdahale düşünmüyor. Buna gücü yetmediği anlaşılıyor. Bu da Ermenilerin feleketini daha da derinleştireceği kaçınılmaz kılıyor.
Biden, bir soykırıma baş vurulmaması için hem Türkiye’ye hem Azerbaycan hükümetine birer uyarı mektubu yolladı. Fakat Türkiye ve Azerbaycan buna yeltenirse ABD’nin tavrı hangi boyuta olur bilmiyoruz. Fakat bildiğimiz her hangi askeri bir müdahalede bulunmayacağıdır. Bazı yaptırımlara gidbilir ama bu Ermenileri soykırıma uğramasına engel olmaz.
Karabağ’ın önemi, Orta Asya’ya açılan kapı olmasıdır. Bu özelikle Türkiye’yi fazlasıyla ilgilendirmektedir. Türkiye buradan kara yoluyla Orta Asya’ya ulaşmayı hayal etmektedir. Bu emeline ulaşır mı derseniz bu mümkün görünmüyor. Buna ne Rusya ne ABD ne de İran müsaade etmez.
ABD, Rusya’ya karşın Ermenileri desteklemektedir. Ha keza İran’da desteğini Ermenilere vermektedir. İşin tuhafı bu iki düşman ülkenin Ermenistan politikası çakışıyor olması. Devlet çıkarları gereğidir. ABD’nin Ermenistan’ı desteklemesi Rusya’yı güneyden kuşatmak istemesidir. İran’ın, Azerbaycan’a karşı Ermenistan’ı desteklemesi ise kendi iç sorunu olan Azerileri Azerbaycan hükümetinin desteğini zayıflatmadan ileri gelmektedir. Bu nedenle Azerbaycan’ın zafer kazanmasını istememektedir.
İkincisi, İran, Nahçıvan-Azerbaycan arasında kurulacak karayolu bağlantısı Zengezur koridorunun açılmasından rahatsızlık duymaktadır. Bu koridorun açılmasıyla Ermenistan arasındaki karayolu bağlantısının kesileceği ve buradan batı dünyasıyla ilişkisinin zayıflaycağı endişesini duymaktadır. Bu nedende İran, Zengezur koridoru konusunu bir ulusal güvenlik meselesi olarak ele alıyor. Bu koridurun açılmaması için çalışıyor. Bu koridurun açılmasını “bir Batı veya NATO projesi olduğu ve bununla İran, Rusya ve Çin’i çevrelemek istendiğini“ iddia etmektedir.
İşin tuhaf tarafı Azerbaycan’a karşı Ermenistan’ı destekleyen başta ABD olmak üzere Batılı devletlerin bu koridurun açılmasına karşı oluşlarıdır. ABD aydınları ve insan hakları savunucuları Biden’e çağrı yaparak; “Biden’ın Zangezur Koridorunu Kapatmak İçin Harekete Geçmesi Gerekiyor“ diyor. Bunların başını Michael Rubin çekiyor. Yanı sıra ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Vekili Yuri Kim, Senato Dış İlişkiler Komitesi önünde ifade verdi. Kim, “Dağlık Karabağ halkına yönelik hiçbir saldırıya tolerans göstermeyeceğiz” dedi. Bunun bir etkisi olur mu? Sanmıyoruz!
Türkiye’ye gelince Zengezur koridorun açılmasını eskiden beri süre gelen “Turan“ emellerinin gerçekleşmesinin yolunu açacağı hayallini kuruyor. Bir sebep bu olsa da ikinci esas sebep; Kafkas ve Orta Asya petrollerini Türkiye üzerinden pazarlamak istemesidir. Bu projelerin önündeki en büyük engel Ermenistan olmasıdır. Bu engeli Ermenistan’ı Azerbaycan vasıtasıyla kontrol altına çalışmaktadır. Türkiye’nin Ermenistan’a karşı Azerbaycan’ı desteklemesinin bir amacıda budur.
Bu gelişmelerden çıkarılacak sonuç şöyle izah edilebilir. Dağlık Karabağ olmak üzere Karabağ‘a artık Azerbaycan hakim olacak. Ermeniler gelecekte ne yapabilir bilemeyiz ama kısa ve orta vadede yapabileceği bir şey yoktur. Ermenistan izlediği resmi politikası sonucu resmen yenilmiştir. Kendi hatasıdır. Hani revaşta bir söz vardır. “Kendi düşen ağlamaz“ veya “rüzgar eken fırtına biçer.“ Ermeniler bu durumu yaşıyor. Bu durumun nedenini yazının ikinci bölümünde detayları ile izah edeceğiz.
Hasan H. Yıldırım & Hussein Erkan
3 Ekim 2023
Devam Edecek…

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

Başa dön tuşu