Erdoğan ATEŞİN 
ZEKA VE FİZİĞİN GÜCÜ
Evreni ve içine doğduğu doğasını sorgulayan insan zekidir. Bu konuda gezegenimizin zekasının, toplam kozmik zekanın, yani evren düzlemindeki zekanın en gelişmiş olduğu iddiasında değiliz. Ancak bütün bunları tartışabiliyorsak zeka konusunda çokta kötü olduğumuz söylenemez.
Zeka, madde ve enerjiye doydukça, akılsız maddeyi akıllı maddeye dönüştürür ve akıllı madde fizik yasalarına uysa da, zekası o denli üstündür ki, madde ve enerjiyi kendi istediği gibi yönetmek için, yasaları en ince ayrıntılarına kadar değiştirebilir…
Bu özelliğinden ötürü zeka Fizikten güçlüdür. Yani zeka kozmolojiden, evrenden daha güçlüdür. Madde akıllı maddeye dönüştüğü zaman, artık bu aşamada diğer madde ve enerjiyi kendi amaçları doğrultusunda yönlendirebilir.
Her hangi bir gezegen ileri teknoloji üreten bir türün eline geçmişse, o tür bilgi işlemi yarattığı zaman, o türün bulunduğu ortamdaki madde ve enerjiye doyup, en az ışık hızında dışa doğru genişlemeye başlaması için bir kaç yüzyıl yeterlidir.
Bu tür uygarlıklar o koşullarda kütle çekim ve diğer kozmolojik kuvvetlerin üstesinden gelecek- ya da kesin doğrulukla söylemek gerekirse, bu kuvvetleri yönetebilecek ve böylece istediği ve arzu ettiği Evreni kurabilecektir. Teklliğin temel hedefi budur…
Geçmişten daha karmaşık bir zamana, bir dünya’ya doğduğumuzun bilincindeyiz. Giderek ivmesi artan değişimin bu erken farkındalığı geleceğimizin ütopik, apokaliptik bin yıllık kıyyamcı düşüncenin büyük bölümü için katalizör görevi görmüştür…
Türümüzün zekası bugünkü hızlı gelişmenin farkındadır. Bu tabiki bitmeyen bir süreçtir, ancak; toplamda kozmolojinin içindeki bilgi de, içinde barındırdığı madde ve enerji kadardır, onu aşamaz. Bilgi, Madde ve enerjiden bağımsız düşünülemez…
Hedef, akıllı kozmolojinin zeki türler tarafından inşası ve entegrasyonu…
Dünyalı hedef, emeğin madde ve bilinç boyutunda özgür paylaşımı…
Erdoğan ATEŞİN
15.11.2023
