Yerel seçimin çıkardığı sonuç

31 Mart 2024 Belediye Başkanlığı seçimlerinin ortaya çıkardığı çok sonuç var. Bir, Erdoğan sistemin izlediği politika onaylanmadı. Bu, biri olumlu, biri olumsuz iki gelişmenin yolunu açtı . Olumlu olan Kürdlerde milli duygu sıçraması yaptı. Olumsuz olan Türkiye kuruluş ayarına dönmede bir sıçrama yaptı.

Kürdistan’da tüm engellemelere rağmen Kürdler sandığa gidip oyunu kullandı. İrade beyanında bulundu. “Kürdüm, hakkımı istiyorum“ dedi. Bu olumludur.

Fakat olumsuz bir durumda yaşandı. İktidarın baskısından bıkan Kürdler batıda CHP’nin ipine sarıldı. Onları koltuğa oturttu. Kimi Kürd buna seviniyor. Yanlış düşünüyorlar. Çünkü koltuğu oturtulan Kürd millet katilleri.

Fakat ne yazık ki, bu Kürdler CHP’yi yanlış tanıyor. Irkçı, faşist, sömürgeci devleti kuranın o olduğunu unutmuş gibiler. Ona demokrasi atfediyorlar. İşte yanıldıkları da budur.

Ne diyorlar bu çevreler? “Türkiye batıyor. Hangi güne duruyoruz. Bu işe bir el atmak gerek. Enternasyonalistiz ya. Kurtarma işi bize kalmış. Haydi yoldaşlar safları sıklaştıralım.“

Vallahi başardılar. Nurtopu gibi birilerini tahta oturttular. Hele içlerinde biri var ki, işinin ehli. Topal Osman’ın torunu. Azılı bir Kemalist ve Kürd düşmanı. Çekirdekten yetişme. İşte tahta oturtulan bu katil ve onun gibileri.

Onu oraya oturtan Kürdler o kadar seviniyorlar ki, ağızları kulaklarına değecek kadar mutluluktan uçuyorlar. Keyiflerine diyecek yok. Sakın mutluluk komasına girmesinler. İşin içinde uyandıklarında eyvah ne halt etmişiz demekte var. Velakin son pişmanlık fayda etmez. Bu işin bir başka boyutu daha var. Bağışıklık yapıyor. Düşmanına sevdalanma sendromudur, bu. Her seçimde kendini naksetirir.

Bir kere şu kavranılmalıdır. İster AKP, ister CHP kazansın Kürdler için değişen bir durum olmayacak. Bu nedenle bunlar arasında tercih yapmak efendilerden efendi beğenmek olur. Ki, Dem Parti’nin aldığı karar: “Ne AKP Ne CHP Oylar Bize“ demişti. Ne oldu da seçmen batıda bunun tersini yaptı? Dem Parti’ye kayyum olarak atanan Kemalistler bundan büyük bir rol oynadı. Bu da Kürdleri iktidarın hedefine koydu. Oysa Kürdler tarafsız kalsaydı durum belki farklı olurdu.

Kimi Kürdler buna seviniyor. Sahi ya bu sevinç neyin nesi? Tahta oturtulan kimler? İşgalçi, ilhakçı, sömürgeci, ırkçı, faşist, soykırımcı Kemalistler. Demokrasiyi destekleme adına bu ırkçı, faşist soykırımcılar desteklendi başımıza taç ettiler.

“Mutluyuz“ değil mi “yoldaşlar“(!)?

Bu ara yaptığınız hizmeten dolayı CHP’nin çiçeği burnunda yeni Başkanı Özgür Özel’den, bir aferimde aldınız. Bu, size gelecek seçime kadar yeter artar bile.

”Ey Kürtler, Bizi dinleyin: Dünya’da en güvenilmez söz Kemalistlerin verdiği şeref sözüdür.” (Hasan Hayri Bey Dersim Mebusu) Kürdler, bunu kullaklarına küpe yapmaları gerekirken bunun tersini yapıp Kemalistlerin verdiği “şeref“ sözüne inanıyorlar.

Bunun sonu ne mi olur? Batmakta olan Türkiye’nin bunlarla yeniden kuruluş ayarlarına dönüşü olur. Türkiye’nin kendini yeniden toparlanmasına yol açar. Toparlanan Türkiye’nin Kürdlere bir getirisi bir yana Kürdlerin kaybetmesine yol açar. Güçlü Türkiye, zayıf Kürdistan, güçsüz Türkiye güçlü Kürdistan demektir. Kürdler bunu anladığı an kurtuluş yolunu bulurlar.