Genel

Marks, Komünist Toplumun öznesi olarak YENİ İNSANI görür.

Umut İLERİ

Marks’ın Yeni İnsanı ile Nietzche’nin Üstün İnsanı kimi çevrelerce biribirine karıştırılır.

Oysa Nietzche’nin Üstün İnsanı ırka, soyluluğa, kan üstünlüğüne dayanırken, Marksta Yeni İnsan kendini, insan olan özüne, ürettiği ürüne, çevresine yabancılaştıran duygulardan arınmış, etnik, cinsel ve dinsel kimlik prangalarından kurtulmuş İNSANDIR.

Sonuçta bu Yabancılaşma ve bu Yabancılaşmanın maddi yaşamda neden olduğu sapkınlıklar, insan bilincine akar.

Çünkü bilinç maddi yaşamdan bağımsız değildir.

İnsan Bilincini belirleyen maddi yaşam koşullarıdır.

Yeni İnsanın oluşabilmesi için, YABANCILAŞMANIN, bu bağlamda Yabancılaşmaya yol açan maddi koşulların ortadan kaldırılması gerekir.

Yabancılaşmanın ortadan kalkması, ona neden olan ilişkilerin yani sınıf üretme ilişkilerinin ortadan kaldırılması ile olasıdır.

O halde , üretim araçlarının özel mülkiyetinin sona erdirilmesi,bu mülkiyetin toplumsal(devlet mülkiyeti değil) mülkiyete dönüşmesi, bunun sonucu olarak iş bölümü, değer, meta, ücret gibi ortaya çıkan sapkınlıkların ortadan kalkması ve emeğin artık zorunlu olmaktan çıkarak, yaşamın birincil gereksinmesi haline gelmesi gerekir.

Bu da ancak insanın kendi faaliyetini başkasının değil kendinin belirlediği, Zorunlulukların ötesine geçerek ÖZGÜRLEŞTİĞİ, KOMÜNİST TOPLUMDA olasıdır.

Tabi ki yüz yıllar süren ve bu Yabancılaşmanın insan zihninde yarattığı bu tahribat çok kolay ortadan kalkmaz.

Maddi yaşamdaki bu sapkınlıkları insan ortadan kaldırdıkça, maddi yaşamı dönüştürdükçe kendisini de dönüştürecektir.

Marks, Feurebach Üzerine Tezler’de,3 cü tezde İnsanın kendini de dönüştürme gücünden bahseder.

“İnsanların ortamın ve yetişme biçiminin ürünleri oldukları, ve dolayısıyla değişik insanların, başka ortamın ve değişik yetiştirme biçiminin ürünleri oldukları yolundaki materyalist öğreti, ortamı değiştirenin insanın kendisi olduğunu ve eğiticinin kendisinin de eğitilmeye ihtiyacı olduğunu unutuyor. Bu öğreti, böylece, zorunlu olarak, toplumu, biri topluma üstün olan iki kısma bölmeye varıyor.

(Örneğin Robert Owen’da.)

Ortamın değiştirilmesi ile insan eyleminin çakışması ancak devrimcileştiren pratik olarak kavranabilir ve ussal bir biçimde anlaşılabilir. (Feurebach Üzerine Tezler-Karl Marks

www.kurtuluscephesi. com)

İşte yeni insan böyle oluşacaktır.

Ama bu belki de çok uzun bir tarihsel dönemi kapsayacaktır.

Tarih Öncesi sona erecek, Asıl Tarih başlayacaktır.

Yani insanın kendi tarihini, geçmişin koşullarına bağlı kalmadan özgürce yaptığı bir Tarih.

Asıl Tarihin Öznesi de hem eğiten, hem de eğitilen Yeni İnsan olacaktır.

“Burjuva üretim ilişkileri toplumsal üretim sürecinin en son uzlaşmaz karşıtlıktaki biçimidir — bireysel bir karşıtlık anlamında değil, bireylerin toplumsal varlık koşullarından doğan bir karşıtlık anlamında; bununla birlikte burjuva toplumunun bağrında gelişen üretici güçler, aynı zamanda, bu karşıtlığı çözüme bağlayacak olan maddi koşulları yaratırlar. Demek ki, bu toplumsal oluşum ile, insan toplumunun tarih-öncesi sona ermiş olur” (K. Marx, Ekonomi Politiğin Eleştirisine Katkı)

Tarih Öncesini sona erdiren insan artık geçmişin koşullarına bağlı kalmadan, kendi keyfince, özgürce Gerçek Tarihi yazmaya başlayacaktır.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

Başa dön tuşu