Ortadoğu,Türkiye ve Dünya gündemi farklılık gösterse de esasta covid 19 damgasını vurdu.
Sokağa çıkma yasakları,ölüm oranları,vaka sayıları ve yalanlarla üstü örtülen covid 19 gerçekler.
En önemli nokta ise, insanların covid 19 nedeniyle ölen cenazelerini örf ve adetlerine göre kendi aile mezarlıklarında kaldıramamaları,ölülerinin yüzlerini görememeleri,ne şekilde öldüklerini bilmemeleri vb.vb.
Ortadoğu ve İran üzerinden gelişiştirilen hedeflerin imhasına yönelik suikastler
Azerbaycan Ermenistan savaşı ve bu savaşlar üzerinden geliştirilen yeni deklemler.
Ülkemizde ise öne çıkan en önemli olaylar ise:
HDP üzerinden geliştirilen baskı zulüm ve gözaltılar.
Kadın katliamlarının çok çok yüksek rakamlara ulaşması.
İş cinayetlerindeki artışlar.
Ölüm oruçları ve sonuçları.
kurulan “yeni” partiler.
Berat Albayrak istifası ve ekonomideki son durum.
Katar ile geliştirilen Askeri,siyasi ve ekonomik güç dengeleri.
En son ise kadın hareketlerinin taciz,ifşa ile ilgili harekete geçmeleri vb.
Türkiye’de asgari ücretin bir haftalık çılgınca toplantılar sonucu “yüksek” rakamlar ile belirlenmesi.
Bütün bu gelişmeler karşısında işçi,emekçi cephesindeki kayde değer bir gelişmenin olmayışı.
Türkiye solunun ise dip noktada solunum yetmezliği sonucu infilak etmesi ve bütün bu gelişmeler karşısında çaresizce izlemesi yada can çekişmesi nedeniyle atıl kalması.
Dünya’ya baktığımızda’da ezilenler cephesinden çok önemli bir gelişme göremedik.
Dünyadaki en önemli gelişme ise,dünya tarihinde ilk defa Hindistan’da 250 milyon insanın yürüyüşü oldu.
Sonuç olarak nereden bakarsanız bakın,nereden tutarsanız tutun ciddi anlamda bir örgütlülük,bir mücadele biçimi geliştirilemedi ve umut olunamadı.
2021 yılı mesajlarına bakıldığında ise,mücadeleden uzak,esasta dilemekle yetinilen,kaderine teslim olunmuş,umutsuz mesajlar ön plana çıkmıştır.
Bu umutsuzluğu yaratan ise bir bütün olarak Türk solunun duvara toslayışıdır.
Hatta burjuva partiler (eskiden azda olsa bir umut bağlanırdı burjuva partilerine) bile umut olma gerçekliğini kaybetmiş bir noktaya gelmeleridir.
İktidar partisi ise tüm dizginleri ele almış ve üsküdar’ı geçmiç,önüne geleni biçiyor,yok ediyor.
Özellikle ekonomik,siyasi ve covid 19 nedeniyle toplum çok ciddi derinlemesine bir travma yaşıyor olması
Bütün bu mevcut durumlar karşısında çok ciddi bir şekilde herkes şapkasını önüne koyup düşünmesi gerekiyor.
Aksi taktirde daha büyük travmalar kapıda bizi bekliyor olacaktır.
