GenelGündem

Marksizm’den İstifa eden Liberallerin Marksistlere Yönelttiği Eleştiri

Marksizm'den istifa eden Liberallerin Marksistlere yönelttiği eleştiri, Marksistlerin hala eskiye takılıp kaldığı, oysa dünyanın artık her yönüyle farklı bir dünya olduğudur.

Umut İLERİ
Marksizm’den istifa eden Liberallerin Marksistlere yönelttiği eleştiri, Marksistlerin hala eskiye takılıp kaldığı, oysa dünyanın artık her yönüyle farklı bir dünya olduğudur.
Dünyanın bugün farklı bir dünya olduğu doğrudur ama bu SINIFTAN KAÇMANIN, ELVEDA PROLETARYA demenin mazereti değildir.
Sermayenin yeni bir birikim ve gelişim evresinde, doğasından kaynaklı rekabetin bir sonucu olarak makinalaşmaya gitmesi, bunun sonucu olarak emeğin üretkenliğinin artması, makinaların üretim sürecindeki önemini arttırmış, işçi sınıfı bu verili koşullarda üretimin nesnesi konumuna düşmüştür.
Bu durum Andre Gorz gibi kimi Marksistlerin aklını karıştırmış olacak ki, bunlar başka devrimci dinamikler, başka devrimci özneler aramaya koyulmuşlar, kimileri artık sınıf siyasetinden vazgeçerek, kimlik siyasetini, sınıf siyasetinin önüne koymuşlardır.
Onlar özellikle de makineleşme sonucu, sermayenin gerçek tahakkümünü gerçekleştirdiği fabrika boyutunda, eskiden üretimin öznesi olan işçilerin gelinen bu noktada üretimin nesnesi konumuna düştüğünden yola çıkarak proletaryanın, artık tarihsel sınırına gelmiş dayanmış bu sisteme son verecek ve insanlığı barbarlıktan kurtaracak devrimci dinamik, devrimci özne olmadığını söylerler ve ELVEDA PROLETARYA derler.
Sermaye de çok iyi bilmektedir ki sömürünün, karının asıl kaynağı, artı değer ve onu üreten canlı emektir.
Artı Değerin üretim sürecinde ortaya çıktığı ama asıl realize olmasının pazarda olacağı göz önüne alınırsa, sermayenin döngüsünü tamamlayabilmesi için pazarda da canlı emeğe gereksinimi vardır.
Sermayenin bu yeni gelişim ve birikim evresi aynı zamanda işçi sınıfının kapsamını da genişletmiş, bu kapsama fabrika işçisinin dışında, üretim araçlarına sahip olmayan ama sadece kol emeği ile değil, kafa emeği ile çalışanlar da dahil olmuştur.
Bu gelişim sektörel bazda da genişleme sağlayarak, hizmet sektörünün de genişlemesine yol açmıştır.
Burada çalışanlarda işçi sınıfı kapsamı içerisine dahil olmuştur.
Kısaca işçi sınıfı önemini yitireceğine, tam tersine kapsam olarak daha da genişlemiş ve önemini arttırmıştır.
Bugün yaşananlara baktığımızda, buna Gezi Olayları da dahil, neden çakan kıvılcımların bir anda parlayarak, kısa süre sonra sönümlendiğini görebiliriz.
Eksik olan bu kıvılcımları ateşe çevirebilecek bir öznenin olmadığıdır.
Bugün Sermaye, kendi hukukunu bile hiçe sayarak istediği gibi at oynatabiliyorsa ve buna karşı cılız tepkiler dışında bir hareket gözlenmiyorsa, bunun nedeni işçi sınıfının örgütsüzlüğü, bir avuç sendika bürokratının elinde perişan olmasıdır.
İşçi Sınıfı örgütlenmedikçe, bu sendika bürokratlarının elinden kurtulmadıkça, ÜRETİMDEN GELEN GÜCÜNÜ ortaya koymadıkça biz bunları hep yaşarız.
Bu gücü ortaya koyacak Proletarya dışında başka bir Devrimci Dinamik yoktur.
Proletaryanın yaşanan bu nesnellikten DEVRİMCİ BİR VAZİFE çıkartması için, Düşünen eline, Aklına dolayısıyla PARTİSİNE GEREK VARDIR.
Bunun ilk adımı da, Komünist olmanın olmazsa olmaz ilkeleri etrafında bir araya gelen KOMÜNİSTLERİN BİRLİĞİDİR!

Erdoğan Ateşin

Profilinizi oluşturmak için, biraz hayat hikayenizi anlatın. Bu alan, herkesçe görünebilir.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

Başa dön tuşu