Genel

Marksizm Ve Din

Umut İLERİ

“Bu Dünyada ne kadar yoksulluk çekerseniz, öte dünyada o kadar bolluk içerisinde olacaksınız.”

Tüm bunlar dinlerin insanlığa sunduğu ortak mesaj.

Kısaca bu mesajda verilen mesaj, SAKIN HA GÖZÜNÜZÜ YUKARILARA DİKMEYİN, SİZE VERİLENLE YETİNİN VE ŞÜKÜR EDİN.

Görüldüğü gibi DİN, feodal bir kurum olsa da, görevini Kapitalist Düzende de PARANIN TANRILARI için yerine getiriyor.

Paranın Tanrılarının, bu soygun ve talan düzenini sürdürebilmesinin en etkili araçlarından biride DİNDİR.

Din insanlara sahte cennetler vaat ederek, onlardan itaat ve biat ister.

Devlete ve onu yönetenlere İtaat, Tanrıya biat bu sahte cennetin anahtarlarından biridir.

Onlara sahte Cennetler vaat ederek, bu Dünyanın Zahiri olduğunu söyleyerek yaşadıkları bu sefalete karşı tepkilerini boğar, insana aykırı faaliyetlerin, insanı esir almasına karşı insanın DİRENİŞİNİ boşa çaba sayar.

“Din, sermayenin kölelerinin insani görünümlerini ve az buçuk insan onuruna yaraşır bir yaşam taleplerini içinde boğdukları bir tür manevi alkoldür.” (Lenin, Sosyalizm ve Din, Seçme Eserler Cilt:II)

Genelde Din olgusuna baktığımızda ise görünen, yoksulluğun ve sömürünün en fazla olduğu yörelerde Dinin etkin olması gerçeğidir.

Bu dünyadan umudunu kesmiş insanların başka dünyalarda, sahte cennetler araması kadar doğal bir durum olamaz.

Dine karşı mücadelede en temel nokta onlara başka cennetler, başka dünyalar aratmayacak cennetleri, bu dünyada sağlayarak, onlara UMUT olabilmektir.

Yine Lenin’le devam edersek;

“İşçi kitlelerinin sınırsızca ezilmesi ve hayvanlaştırılması üzerine kurulu bir toplumda dinsel önyargıların salt propagandist yollardan yok edilebileceğine inanmak saçma olurdu. Dinin insanlık üzerindeki baskısının sadece, toplum içindeki iktisadi baskının ürünü ve yansıması olduğunu unutmak burjuva dar kafalılık olurdu.

Proletarya kapitalizmin karanlık güçlerine karşı kendi mücadelesiyle aydınlatılmazsa, hiçbir broşürle, hiçbir propagandayla aydınlatılamaz.” (Lenin, Sosyalizm ve Din)

Devam edelim Lenin’le;

“Dine karşı mücadele, soyut ideolojik bir vaazla aynı kapıya çıkmasına izin verilmemelidir; bu mücadele, dinin sosyal köklerinin oradan kaldırılmasına yönelik sınıf hareketinin somut pratiğiyle bağıntılandırılmalıdır.” (Lenin, İşçi Sınıfının Din Konusundaki Tavrı Üzerine, Seçme Eserler, Cilt:II)

İşte burada söylediğimiz, Lenin’in de belirttiği dini besleyen sosyal köklerin ortadan kaldırılması ancak onlara sahte gökyüzü cennetleri yerine, savaşın, sömürünün olmadığı yeryüzü cennetini vermekle olasıdır.

Yine Lenin;

“Marksist, materyalist olmak, yani dine düşman olmak zorundadır, fakat o diyalektik bir materyalist olmak, yani dine karşı mücadeleyi soyut olarak, soyut, tamamen teorik, her zaman aynı kalan bir propaganda temelinde değil, gerçekten cereyan eden ve kitleleri her şeyden önce ve en iyi eğiten somut bir temelde, sınıf mücadelesi temelinde yürütmek zorundadır.”(Lenin, Sosyalizm Ve Din)

Aslında bu konuda son sözü Marks’tan bir aktarmayla noktalayalım.

“Dini insan yaratır, yoksa din insanı yaratmaz. Aslında din henüz kendini bulamamış ya da kendini sonradan yitirmiş insanın saplantısıdır. Din halkın afyonudur. İnsan dini yaratırken, tersyüz edilmiş bilincini yansıtır. Sonuçta din insan beyninde başı üstüne çevrilmiş dünyanın genel kuramı, ansiklopedik özeti, popüler algısı,

manevi ekseni, meşruluk dayanağı ve resmi onayı halini alır. Öyleyse dine karşı mücadele aslında bu çarpıtılmış dünyaya karşı mücadele ile örtüşür. Bilimin görevi bu gerçek dışı dünyanın gerçek içyüzünü ortaya koymaktır. Felsefenin başlıca görevi de insanın kendine yabancılaşmasının kutsal biçiminin, yani ”dinin” foyasını ortaya

çıkardıktan sonra, kendisine yabancılaşmasının kutsal olmayan biçimlerinin, yani ”devletin ve hukukun” foyasını ortaya çıkarmaktır. İşte bu görev yerine getirildiğinde, cennetin eleştirisi dünyanın eleştirisine, dinin eleştirisi hukukun ve devletin eleştirisine, din bilgisinin eleştirisi de siyasetin eleştirisine dönüşecektir. (Hegel’in Hukuk Felsefesinin Eleştirisi – Karl Marx)

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu