BölgeGündem

İhanete ihanet denilir…

Uluslararası Koalisyon Güçleri ile birlikte, IŞİD terör örgütüne karşı göreve giden DSG savaşçılarını taşıyan iki helikopter Kürdistan’ın güneyinin hava sahasında düştü veya düşürüldü.

Hasan H. Yıldırım & Hussein ErkanFotoğraf açıklaması yok.
Uluslararası Koalisyon Güçleri ile birlikte, IŞİD terör örgütüne karşı göreve giden DSG savaşçılarını taşıyan iki helikopter Kürdistan’ın güneyinin hava sahasında düştü veya düşürüldü. Helikopterlerde bulunan DSG savaşçıları şehit oldu. Helikopterlerin düşmesi veya düşürülmesi konusun da henüz kesin bir bilgi elimizde yok. Helikopterler, hava muhalefetinden mi, teknik bir arızadan mı yoksa bir saldırı sonucu mu düştü henüz açığa çıkmış değildir. Bunun açığa çıkması için ABD, Hewler hükümetinden düşen helikopterleri incelemek için müracaata bulunmuş. İnceleme sonucu durum açıklık kazanır. Şimdilik bu konu da bir yorumda bulunmak istemiyoruz.
Fakat şu konu da bir şeyler söylemek istiyoruz. Helikopterlerin düşmesiyle birlikte Hewler hükümetin açıklamaları mide bulandırıcıdır. Düşmanca bir dil kullandıkları olayı takip eden herkesin gördüğü bir gerçektir. Bu düşmanlık niye? Bu dilin Türk devlet yetkililerin kullandığı ayrıca görüldü. Hewler yönetimi ile Türk devletini buluşturan bu ortak dil neyin nesi? Bunu neyle izah etmek gerekiyor?
İhanet dedik tepki aldık. Kayyum dedik tepki aldık. Sömürgecilerin valileri dedik tepki aldık. Bunu diye diye dilimizde tüy bitti. Anlayan kim? Bu, bir yana Hewler iktidar sahiplerinden öte onların kapısından ikbal arayan kemik yalayıcıları havlamaya başladı.
Barzanilerin helikopterlerin düşmesi ve Kürd savaşçıların şehit olmaları karşısın da sergiledikleri tutum alçaklıktır ve yeni değildir. Tarihleri boyunca ihanet içindedirler. Aile çıkarları için satmayacakları bir değer yoktur. Kürd millet kaygıları yoktur. Kürdlük kisvesi altında sömürgeciler ile Kürd milletine karşı daima savaştılar. Nasıl mı? Bunu defalarca maklalelerimizden izah ettik. Burada tekrarına gerek yoktur. Şu açık ve nettir. Barzaniler sürekli sömürgecilerin tetikçileri oldular. Kürd milli mücadelesi içinde en kirli halka olup çıktılar.
Bu işin lamı-cımı yok. Hele bir adım öne çıkın. Kürd gerillaları Uluslararası Koalisyon Güçleri ile İŞID terör örgütüne karşı mücadele görevi sürdürürken helikopterleri düşüyor. Şehit oluyorlar. Uluslararası Koalisyon Güçleri, şehit olan savaşçılar için taziye mesajı yayınladı ve onlara sahip çıktı. Saygı duyulacak bir duruştur. Yurtseverim diyen Kürdlerinde duruşu da bu olmalıdır. Bu vahim olay karşısında matem tuttulur, üzülünür değil mi? Şehit olanlar saygı ile anılır. Başta şehit ailelere ve silah arkadaşlarına taziyelerini bildirilir. Daha ötesi şehit gerillaların naaşlarına saygı duyulur.
Şehit düşen savaşcıların aileleri başta olmak üzere DSG yetkilileri, Hewler hükümetinden şehitlerin naaşını istiyor. Olayın üzerinden 6 gün geçmesine ragmen Hewler hükümetinin oralı oldukları yoktur. Ama Güneyde PKK gerillaları ile savaşta ölen Türk askerleri için resmi törenle naaşları teslim ettiklerini biliyoruz. Peki Kürd savaşçılarına karşı bu düşmanlık niye? Siyaseten bunun bir açıklaması var mı? Kemik yalayıcıların buna bir cevapları var mı?
Helikopterlerin düşmesi ve Kürd savaşçıların şehit olmaları ile Barzaniler, “bir koz yakaladık” sevincinine yaşıyorlar. DSG’yi nasıl töhmet altında bırakırız ile uğraşıyorlar. Çok çirkin açıklamalarda bulunuyorlar. Türklere yaranmak için DSG’ye her türlü iftiralarda bulunuyorlar. Uluslararası Koalisyon Güçleri ve Irak hükümetine şikayete bulunuyorlar. “Nasıl bizim hava sahamıza izinsiz girebilirler, niye sessiz kalıyorsunuz?“ üste çıkmaya çalışıyorlar. Sanki söz konusu hava sahası üstünde bir etkileri varmış gibi bir de artistlik yapıyorlar. O hava sahasını koruyan Koalisyon Güçleridir. O şemsiye bir gün kalksa bir gün orada duramayacaklarının bile farkından değiller. Onlar sanıyorlar ki Türk devleti onları koruyacak. Nah kururlar. İlk bıçağı onların çekeceği sokaktaki çocuk bile bilir.
Güney hava sahası “bizimdir“ mı diyorsun? O zaman soralım. Senelerdir Türk devleti gün aşırı en modern uçaklarla başta Kürd gerillaları olmak üzere güneyli sivil halkı katlediyorlar. Bir güne bir gün sesiniz çıkmadı. Şimdi mi hava sahası aklınıza geldi? Maddem hava sahası size ait niye Türk bombardımanlarına karşı çıkmıyorsunuz? Kürd gerillaları ve sivil halkımız katledilirken sessiz kalıyorsunuz?
Gücünüz Kürdlere yetiyor değil mi? Bu gücü kimden aldığınızıda biliyoruz. “Kardeş, dost, stratejik müttefikimiz“ dediğiniz ezeli Kürd millet düşmanı Türk egemenlik sisteminden alıyorsunuz. Biz buna ihanet dediğimizde yanlış mı yapıyoruz? Elbbete değil. Yanlış yaptığımıza hükmedenlere şunu söylüyoruz: Peki ihanet nedir? Barzanilerin Kürd millet düşmanı Türk devleti ile var olan bu kirli işbirliği ihanet değilse peki ihanet nedir? Biz bu soruları sorduğumuzda birileri kafayı kullandığımız üsluba takmış. “Böyle üslup mu olur?“ deyip başımıza siyasi komiser olma rolüne soyunmuşlar. Hey düşkünler, ihanete ihanet demiyelim mi?
Bu bir yana Türk devletinin korkuları büyüyor. Türk görsel ve yazılı basınını takip edenler şunu net olarak görüyor. “DSG’nin helikopteri nasıl olur? Bugün helikopterleri olursa yarın saldırı uçaklarada sahip olurlar. Türkler silkenin“ diye sayıklıyorlar. Türklerin korkusunu anladıkta peki bu Barzanilere ne oluyor? Aynı kaygıları onlarda taşıyorlar. Bu nasıl olur demeyin. Olan biten budur. Bunun siyasal litertatördeki işmide ihanettir.
Sonuç olarak şunun altını kalın çizgilerle çizmek istiyoruz. Barzanilerin durduğu yer neresidir diye sorulması gerekiyor. Sadece bir örnek vermek istiyoruz. Barzaniler ile Hüda-Par denilen Hizbulkonra arasındaki ilişki nedir meselesi Barzanilerin durduğu yeride bize gösterir. Hizbulkontra Türk devletinin kurduğu paramiliter bir terör örgütüdür. Bu terör örgütü Erdoğan’ın sadık dostları olduğunu biliyoruz. Yanı sıra bu terör örgütü Hüda-Par adı altında güneyde Barzanilerin korumasında faaliyet gösteriyor.
Bu olay bile tek başına Barzanilerin durduğu yeri adresliyor. Kürd millet düşmanı Türk egemenlik sistemin uşakları olduğunu gösteriyor. Başka ilişkileri bir yana Hizbulkontra ile ilişkisi bunun kanıtıdır. O Hizbulkontradır ki Türk devletinin örgütlediği, her alanda destek verdiği ve onlarca Kürd yurtseverini işkencelerle katleden bir terör örgütüdür. Bu terör örgütü Kürdistan’ın güneyinde Barzanilerin koruması altındadır. Kimilerinin “ulusal damar”, kimilerinin “vatansever” dediği Barzaniler budur. Bunu diyen soytarılar aramızda “milliyetçi” olarak geziniyor. Tarih bugünle sınırlı değil, bunun yarınıda vardır. “Gün gelir keser döner sap döner gün gelir hesap döner!“
Bu vesileyle şehit düşen DSG savaşçılarını saygı ile anıyor, ailelerine ve mücadele arkadaşlarına sabırlar diliyoruz.
20 Mart 2023

Erdoğan Ateşin

Profilinizi oluşturmak için, biraz hayat hikayenizi anlatın. Bu alan, herkesçe görünebilir.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

Başa dön tuşu