Türkiye gündeminin (emekçilerinin) en sıcak konusu EYT (emeklilikte yaşa takılan).
Çok konuşulan ve tartışılan bir konu.
Ama bu konu hakkında sevinenler ve sitem edenler bir hayli fazla.
EYT gecikmiş olan bir hak mıydı?
Bu hakkın zamanı gelmiş miydi?
Ya da bu meselenin artıları ve eksileri neler olacak?
Seçim atmosferini aşan bir şey gibi görünen EYT gündemi aslında seçimden bağımsız düşünülemeyecek bir mevzu.
Evet!
EYT uygulaması 23 yıldır gerçekleşmesi beklenilen bir hadiseydi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerindeki satır aralarında gizli olan ‘kerhen’ çıkartılmış EYT kanunu, her şeye rağmen birçok vatandaşın yüzünü güldürdü.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin şimdilik: EYT ile ilgili sürecin aşama aşama ilerleyeceğini, Ocak ayı içinde bu çalışmanın meclise iletileceğini ve EYT’nin 100 milyarın üzerinde bir maliyetinin olacağını söylüyor.
EYT konusunun detayları henüz tam olarak açıklığa kavuşmasada, 8 Eylül 1999 tarihi öncesi sigorta girişini kapsadığı; 5000 gün prim ödemesinin arandığı ve kadınlarda 20 yılı, erkeklerde ise 25 yılını doldurma şartının zorunlu olduğu, bu tarihten 1 gün sonra olan girişleri kapsamadığı kesinleşti.
EYT mevzuatına sevinenlerin ve üzülenlerin arasındaki fark sadece bir gün.
Ne yalan söyleyeyim! EYT ile ilgili çalışmaya ‘kısmen’ sevindim.
Fakat 9 Eylül 1999 tarihinden itibaren bu yasadan faydalanamayan emekçileri düşündüğümde bütün sevincim boşa gidiyor.
Çünkü ortada büyük bir haksızlık var.
Bunun yanında, 1 günlük farkı göz ardı etsem dahi; ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz, yaşam şartlarının gün geçtikçe zorlaşması, alım gücünün azalması; bırakın yeni emekli olacakları, emeklilik hayatını sürdürenlerin dahi en büyük sorunu.
Bu arada, EYT konusunda yıllardır mücadele veren insanları, muhalif siyasetçileri, emek örgütlerini ve sivil toplum kuruluşlarını takdir etmemiz gerekiyor.
Şüphesiz yıllar sonra adalet ve hak talebi mücadelesinde çok iyi bir irade sergilediler.
Lakin dediğim gibi emekçilerin yüzü EYT ile biraz gülse de, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz ağırlığını koruyor.
Umarım ülkenin gündemi EYT vb. konular hakkında toplumu daha fazla esenliğe kavuşturacak sıcak gündemlerle dolu olur.
