Hasan H. Yıldırım & Hussein Erkan
Tıpkı ninelerin torunlarına anlattığı gibi tane tane anlatalım. Ki, zihinler açılsın. Anlamayan olurlarsa da anlayanlar anlamayanlara anlatsın.
O halde başlayalım.“Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde; pireler berber, develer tellal iken, ben anamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken“ Kürdler ve Kürdistan varmış.
Kürdler bir millet. Kürdistan bir ülke. Kürdistan emperyalistler tarafından bölünmüş. Dört devlet sınırları içinde hapsedilmiş. Kürd/Kürdistan’nın varlığı inkar edilmiş. İnkar edilen Kürdistan dört sömürgeci ülkenin parçası edini verilmiş. Kürd millet egemenliğine el konulmuş.
Bu durum hem Batılı, hem Doğulu tiranların çıkarlarına uygunmuş. Kürdler bunu kabullenmemiş. O günden bugüne sayısız kez ayaklanmış, savaşmış. Sömürgecisine karşı savaşan Kürdler hem Batı, hem Doğu’un tiranlarnıda karşılarından bulmuşlar. Kürdler tüm bu güçleri yenememiş, tek başına özgüçleriyle yenemezdi de.
Gel zaman, git zaman Sovyet Bloku yıkılmış. Çift bloklu dünya tek blokluğa evrilmiş. Direksiyona ABD geçmiş. Yeni bir politika oluşturmuş. En son Genişletilmiş Orta Doğu Projesi (GOP) denilmiş. Kuzey Afrika‘dan Uzak Doğu’ya uzanan ülkelere yönelmiş. “Yönetimlerinizi değiştireceğim, sizi parçalayacağım, yeni devletler kuracağım, aranıza sınırlar çekeceğim demiş. Böylelikle eski dostlar düşman olurken, yeni müttefiklikler oluşmuş.
ABD’nin başını çektiği Koalisyon Güçleri bu ara sömürgecilerimizede yönelmiş. Kürdler bu güçlerle zaten savaş içindeymiş. Bir bakmışlar ABD’nin başını çektiği Batı bloku ile çıkarları çakışmış. Müttefik olup çıkmışlar. İyide olmuş. Sömürgeciler gerilerken Kürdler gün be gün mevzi kazanmış.
Gelişmeler göstermiş ki, daha da kazanacak mevziler olacakmış. Bu onları bağımsızlığa ulaştıracakmş. Bundan ne yanlışlık var? Kürdler istemiş bir göz, ABD vermeye çalışıyor iki göz. “Yok istemez, kalsın mı?“ desinler? Siz Kürdleri mi aftal sanıyorsunuz, yoksa gerçekten siz mi aptalları oynuyorsunuz?
Kesinlikle ikincisi. Kürdleri ezen milletlerin -Türk, Fars, Arap- faşistinden ummetçisine, liberalinden demokratına, kendine sol diyen sözde sosyalistine kadar hep bir ağızdan “nolamaz“ çekiyor. Kendi sömürgeci ülke ve milletlerinin “siyasi ve toprak bütünlüğünü koruma“ adına hura deyip tekleşiyorlar.
Bu arada bu duruma itiraz eden güçlerde yok değil, ama güçleri yetmiyor. Başını kaldıran kendini ya zindan da, ya da yurtdışında buluyor.O zaman sadede gelelim. Komşular kendinize gelin. Kardeş, dost olacağımız yok, bunca kan dökülmüş, güven çok yara almış, bunun tedavisi yılları alır ama hayırlı birer komşu olabiliriz. Ne dersiniz? Bu nasıl mı olacak? O iş kolay. Mikrofun karşısına çıkarsınız.
“Kürdlere büyük haksızlık etmişiz. Buna hakkımız yoktu. Kendilerinden özür diliyoruz. İyi niyetimiz gereği olarak Kürdistan’dan olan tüm güçlerimizi çekiyoruz. Gerisi Kürdlerin işi“ derseniz hayırlı iki komşu olabiliriz.
Bu sadece Kürdler için değil, İran, Irak, Suriye ve Anadolu toplumlarınında çıkarına uygundur. Savaş biter, barış gelir. Ülkenin maddi koşulları savaşa yatırılmaz, gencecik insanlar ölmez. Analar, bacılar, eşler, sevgilileri ağlamaz. Çocuklar yetim kalmaz. Ne dersiniz? Bu kötü bir şey mi?
18 Nisan 2021
