Umut İLERİ
Egemenlik, daha doğrusu Ulusal Egemenlik konusu üzerinde sanırım durmak gerekiyor.Ülke Solunun kafasının karışık olduğu konulardan biride bu!
Marks Komünist Manifestoda, İşçi Sınıfı siyasi erki ele geçirerek kendini toplumda EGEMEN konuma, ULUS konumuna yükseltmelidir derken, EGEMENLİĞİN ve ULUS olmanın o toplumda sınıfsaliktidarın alınması ile olası olduğunu söyler.
Demek ki EGEMENLİK, ULUS olmak ve SINIFSAL İKTİDAR birbirinden bağımsız olgular değildir.O toplumda hangi Sınıf Sınıfsal İktidarı elinde tutuyorsa, EGEMEN olan da, ULUS olan da odur.
Marksizm’in ABC si böyle söyler.Ne yazık ki sol kesimde Ulusal Egemenliği, Halk Egemenliği ile özdeş gören, bir ve aynı tutan kesimler var.
TİP Genel Başkanı Erkan Baş Meclis konuşmasında, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni eleştirerek, “Buradan üç cümle kuralım. Meclis Saray’ın onay makamına çevrilmiş durumda. Egemenlik maalesef halkın değil tek adamın. Üç, çocuklar bayram kutlayamıyor. Çünkü bu iktidar akıldışı salgın yönetimiyle çocukları evlere hapsetmiş durumdadır” dedi.
Konumuz gereği ikinci cümle üzerinde duralım;”Egemenlik maalesef halkın değil tek adamın.
“Merak ediyoruz, tek adamdan önce bu ülkede HALK İKTİDARI MI VARDI DA, Egemenlik HALKIN oldu.Kendini Sosyalist, Komünist, Marksist olarak gören birinin böyle bir yanlış içerisine düşmesi gerçekten üzücü.
Şimdi biliyorum, bazıları bunun üzerine savunuya geçerek, biz siyaset yapıyoruz, siyaseten böyle bir cümle kurduk diyecek.Bugünlerde moda oldu, herkesin ardına sığınacağı bir liman “Siyaset Yapıyoruz”
Buradan ilk cümleye geçelim;”Meclis Saray’ın onay makamına çevrilmiş durumda”Kısaca Meclis Meşruluğunu yitirmiştir diyorsunuz.
Madem Meclis, Sarayın onay makamına çevrilmiş, madem Meşruluğunu yitirmiş, o zaman sizin orada olmanız, bu gayri meşruluğu, MEŞRU kılmıyor mu?
