DİN..! EMPERYALİZMİN ; EN UCUZ VE EN GÜÇLÜ SİLAHIDIR,…
Yüksel METİN
İnsanın insanla ve insanın doğayla ilişkilerinin sıkıntılı olduğu zamanlarda ortaya çıkma durumuna işaret eder Marks , din için,. İnsanın insanla ve insanın doğayla ilişkilerinin en sıkıntılı olduğu durumlardan , zamanlardan geçmekteyiz içinde bulunduğumuz yüzyılda.
İnsanın insanla ve insanın doğayla ilişkilerinin sıkıntılı olduğu durumları; iki zaman ve yaşam bölümünde daha iyi anlayıp kavrayabiliriz.
Birinci dönem ; ilk insan ve doğanın doğal olarak vahşi olmak zorunda olduğu yabanıl dönemdir,.
İkincisi; toplumun sınıflara bölündüğü ve sınıflı toplumun en gerici duruma dönüştüğü , emperyalist toplum sürecidir,.
Birincisi ; vahşi doğaya karşı çaresizlik ve güçsüzlük içinde boyun eğişi simgelerken ,din; ikincisinde ; gerici emperyalist devlet aygıtı tarafından bütün toplumun ve doğanın vahşice sömürülmesinde ve boyun eğdirilmesinde kullanılmaktadır,..
İki zaman dilimi de vahşicedir; birisi doğal ve objektif ,yani olağan; ikincisi subjektif ve bilinçli , yani ,doğal olmayan bir süreçtir ve gerici bir sistem , yani emperyalizm tarafından yönetilip yönlendirilmektedir,.
Emperyalizm öncesi , burjuvazinin devrimci olduğu dönemlerde yani burjuva demokratik devrimlerinin olduğu dönemlerle ; emperyalizm döneminin ilk başlarında komünist partilerinin önderliğinde bazı demokratik ve sosyalist devrim deneyimlerinin denendiği dönemlerde ; insanın insanla ve insanın doğayla ilişkilerinin kısmi düzelme gösterdiği dönemler olarak tarihe geçmiştir. Yani din ; bu sosyal devrimlerin yaşandığı süreçlerde efendisi gerici sistemin yenilgisi kadar yıkılmış ve zayıflamıştır,.
Burjuvazi ; ulusalcı durumunda devrimciyken ve dine saldırırken ; uluslararası burjuvazi olarak gericileşen emperyalist burjuvazi ; dini yeniden göreve çağırmış ve ona sarılmıştır,.
17 inci yy devrimci Fransız burjuvazisiyle 18 yy gerici emperyalist Fransız burjuvazisinin papaza ve kiliseye olan durumu tam zıttır,.
Emperyalizm; Girdiği sömürge yarı sömürgelerinde , bir din bataklığı oluşturur,. Kendisine karşı olduğunu , olabileceğini düşündüğü bütün herkesi ve her kesimi bu bataklığa çeker , iter ve boğar,.
Emperyalizmin din bataklığına yaklaşmayan , dinin bilimsel eleştirisini yapan bütün aydınlar vahşice katledilmişlerdir,. Bütün aydın cinayetleri emperyalizmin talimatlarıyla işlenmiştir. Tetiği çekenlerin ; ırkçı , Türkçü , islamcı, revizyonist , sosyal faşist, devrimci olmayan sosyal gerici ulusalcı örgütlerin olması bu gerçeği değiştirmez,.
Herşeyin bir sonu olduğu gibi , gerici emperyalizminde bir sonu vardır ,. “Gericiliğe vurmazsan ; gericilik yıkılmaz “da der Mao ,.
Emperyalizmin her sömürge yarı sömürgesinde değişik türlerde çıkarlarına denk düşen bataklıklar kurar,. Din; bunların en temeli ve büyüğüdür , diğerlerini bir başka zaman ele alacağız,.
Ülkemizde ve bütün dünyada emperyalizm çaresizce dine sarılmakta ve dinci imparatorluklar örgütlemektedir,. Emperyalizm ; bütün dünyayı dinle yönetmektedir,. Özelliklede islam diniyle bütün tarikatları , cemaatleri ve diğer dinleri beslemekte büyütmekte ve diri tutmakta kullanmaktadır,.
İlk bakışta ; din adamlarının bireysel ve örgütsel çabalarıyla , dinin bu kadar genişleyip güçlendiği ve yayıldığı yanılgısına kapılınır,. Gerici emperyalist sistem olmasa; bitlenip, acından ölmeyen bir tane din adamı olmaz,. Bunu en iyi yoksul ve çilekeş emekçi halklarımız bilir,.
Tayyip ‘ lerin , Gül’ lerin , Gülen’ lerin ve diğerlerinin önleri açılsın iktidara gelsin otursun diye ; MİT , POLİS , ORDU’ nun devletin bütün diğer organlarıyla ,. Cinayet katliam ve askeri faşist cuntalarıyla 12 Mart 12 eylülleriyle , mezhep çatışması provakasyonları yani Maraş Çorum , Sivas, Erzincan ve diğer aydın cinayetleri olmasa ; Tayyip bir gün bile ülkeyi yönetebilir mi? Tabiiki hayır,.
Esas ürkütücü olan durum ise ; sözde emperyalizme karşı olduğunu söyleyen , tabelalarında ; sol sosyalist, komünist , hatta Mao’ist olduğunu iddia edenlerin ; Sünni liği düşman belleyip Alevi mezhebine taraf olup emperyalizmin bataklığında boğulmalarıdır,.
Bunlar boğulduklarında yalnız olsalar çok sorun olmazdı ama , devrimden umudu olan emekçi yoksul halklarımızıda bu bataklığa çekip boğdurdular,. Din; üç gerici dağın ; emperyalizmin, komprador kapitalizmin ve feodalizmin bataklığıdır,. Din ; halkın afyonudur,. Ya da , tanrıyla kul arasında manevi bir hayattır derecesinde basitçe önemsizleştirilecek bir durum değildir,.
Din ; ilk vahşi durumundan ayrı ele alınarak , emperyalizmle birlikte ; bütün toplumu ve doğaya ; ekonomik – politik , kültürel sosyal vahşice saldırılarda kullanılan ; emperyalizmin ; en ucuz ve güçlü maddi bir silahıdır,. Yani; “DİN OLMAZSA EMPERYALİZM; ! EMPERYALİZM olmazsa da DİN OLMAZ !” Dersek yanlış olmaz.
1995 yılında bir ABD Görevlisi Ankara’daki bir toplantıda , Türkiye’de başkanlık sisteminin ABD nin çıkarlarına uygun olduğunu söylemiştir,. Başkanlığın tabiiki dinci olmasını da isteyeceğini bilmemiz gerekmez mi.? Ülkemizin bu duruma getirilmesinin tek sorumlusu , emperyalizme ve faşizme hizmet eden AKP -MHP iktidarı değildir sadece,.
Emperyalist feodal komprador gericiliğin diğer faşist CHP , İYİ PARTİ , GELECEK , DEVA , SAADET vs nin yanında , revizyonist sosyal faşist sosyal gerici , alevicileşerek din bataklığında boğulmuş ihanet etmiş MKP sine kadar geniş bir sosyal gerici kesimdir de,.
İstisnasız bütün dünyada ; demokratik devrimlerin şartları dahada olgunlaşmıştır,. Emperyalizm ayakta durabilmek için Var gücüyle Her yerde DİN ‘ i örgütlemektedir ,. ve yapacağı başka birşey de yoktur,. Ve Türkiye de de dinci bir tek kişİlik faşist yönetime ihtiyacı vardır,. Alevicilik ; sünnicilik gibi , emperyalizmin din bataklığıdır ve Türkiye devrimci hareketinin en büyük kesimi bu bataklıkta boğulmuştur,.
GÜN ; Emperyalizme bağımlı komprador feodal sınıfların iktidardaki faşist kliklerine karşı , diğer feodal komprador faşist partilerin yanında yer almak değil , demokratik devrim şartlarının daha da olgunlaştığını anlamak ve doğru bir teorik programa kavuşturulmuş komünist partisi önderliğinde ; anti emperyalist – anti kompador- feodal , anti faşist demokratik devrimi gerçekleştirme günüdür,.
Emperyalizm ve şeriatçi faşizmden ; emperyalizme bağımlı burjuvaziyle kurtululunabililineceğini varsaymak ; ihanet değilse; ! Çok büyük bir sapmadır, yanlıştır,. Türkiye’deki feodal komprador faşist iktidar ; dinci şeriatçI sisteme geçmek zorundadır,.
Faşist diğer komprador – feodal kliklerin yanında durarak belki bir iki yıl daha orta burjuvazinin sol kanadıyla geçici bir umuda katılabilirsiniz ama çok daha güçlü bir şekilde şeriatçi iktidarın dönüşünü engelleyemezsiniz,. Dinle savaşamazsınız ; ama onu kullanan , onu elinde tutan ; emperyalizmle ve feodalizmle savaşmalısınız,. Yani kısacası ;
Emperyalizme ve dolayısıylada faşizme karşı olmayan , durmayan , vurmayan ; herkes emperyalizmin suç ortağı yani onun uzantısıdır,. İnsanın insanla ve insanın doğayla ilişkilerinin düzelmesi ; emperyalizmin yıkılmasına bağlıdır,. Emperyalizm yıkıldığında ; Din de ; sönüp gidecektir,.. Y. Metin janvier 2022