Genel

DEVRİM COĞRAFYASINDA EMPERYALİST HAYDUTLAR VE DEVRİMCİ TAVIR…

Erdoğan ATEŞİN

Emperyalizmin krizi, emperyalist savaşla devrim arasındaki çelişkinin biçim ve boyutunu bizlere öğretiyor. 1900’in devrimleri savaşları önleyemedi, öyleyse emperyalist savaş devrimlere yol açacaktır.

Faşizm genelde bütün halklara, emekçi sınıflara karşı sistematik ve bilinçli yıkıcı bir saldırı yürütüyor. Emekçi halkların emperyalizme ve işbirlikçilerine karşı bütün mücadele olanakları elinden alınmış, örgütleri dağıtılmış ve kontrol altına alınmış ve emekçi sınıfları önderliksiz bırakmıştır. Feodal despotik orta cağ kalıntısı sınıfların faşist diktatörlüğü en başta Kürt coğrafyası olmak üzere, Kürt emekçilerine ve genelde bütün halklara ve emekçilere karşı başlattığı bu savaşın bilançosu her geçen gün daha da ağırlaşarak büyük kitlesel yıkımlara ve mağduriyetlerle sonuçlanmaktadır.

İşçi sınıfı, emekçiler ezilen halklar bütün bu faşist saldırılara karşı kendi olanaklarıyla direnmeye çalışmaktalar. Kürt köylüsü direniyor, Karadeniz köylüsü HES’lere karşı ve doğanın tahrip edilerek yandaş spekülatörlere peşkeş çekilmesine karşı direniyor. Çukurova’nın, İçanadolu’nun, Ege’nin tarımda çalışan köylüsü özelleştirmeler karşı direniyor, Çumartesi anneleri yitirdikleri çocuklarını otuz yıldır arıyor ve her hafta meydanlarda dövülüyorlar ve işkence görüyorlar. Köyleri ve evleri yıkılarak yurtlarından göçe zorlanmış Kürt köylüsü, Dersim’in köylüsü yurdunu ve doğasını korumak için direniyor.

Faşizme ve gericiliğe karşı üniversiteler ve devrimci gençler direniyor, direnenler ” terörist” denilerek okullardan bir bir ihraç ediliyor. Ölümü göze alanlar yaşamın teminatıdır…”Belki biz görmeyiz devrimi” dememeliyiz, Devrimi, devrimleri gören kuşaklar olacağız. Bilimsel sosyalizm bir dogma değil, bilimsel bir yöneliştir. Emperyalizmle kol kola nerede devrim yapıldığı görülmüştür, var mı dünya da böyle bir örnek?.. Tarihi etkileyen halkların öz direnişini, emperyalist merkezlerden dayatılan bir savaş stratejisine kurban eden bir devrimin canı cehenneme…Ordulaşarak, askerileşerek silahlı bir halk hareketine dönüşmüş bir halkın mücadelesini bölgede emperyalist merkezlerin vicdanına bırakmak ta neyin nesi ?

Dünya tarihini derinden etkileyen orta doğu halklarının bugünkü mücadelesini, emperyalist suikastlerle yok edemezsiniz. Devrimci olgunluk, devrimci mücadelede olgunlaşmak, bilinçli doğru strateji ve taktiklerle kazanabilir. Devrimlerin temel sorunu emperyalizm ve onun işbirlikçilerini söküp atmaktır, köklerinden söküp atmaktır…Kürt halkı ve emekçi bütün halklar emperyalizme karşı direnebilecek potansiyellere sahip. Bu ülkenin, bu halkın direnme geleneği tarihin içindedir, oradan kök alır…Bütün devrimlerin kökleri tarihin içindedir.

Kürt sorunu Demokratik Devrimin bir parçası olup, sosyaist devrimle çözülecektir. Demokratik devrimin olanakları ve bugünün tarihsel görevi doğru tahlil edilmeden, Efrin’i, Sengal’i, Mimbiç’i, Tel Rıfatı anlayamazsınız. ABD ve Rusya arasını sıkıştırılmış bir hareketin devrimci niteliği tartışılır, ve bunu ısrarla savunuyoruz.

Kürt halkının tarihi bu gerçeği bize çok net öğretiyor…Halkların devrimci direnci ve devrimci özlemi onların yaratıcı karakterin de karşılığını bulur. Orta doğu savaşının bir ayağı bölgeyi yeniden paylaşmak, diğer ayağı ise Orta doğu devrimlerini boğmak amaçlıdır. Büyük devrim çoğrafyası bugün bu iki gerçekle karşı karşıyadır.

Askeri stratejiler, politik stratejilerin özünü oluştururlar. Toplumsal başkaldırılar, ve onların ürettiği toplumsal birikimler, kitlelerin bilincinde büyük toplumsal değişimlere yol açarak onları olgunlaştırır. Devrimci politik bir stratejinin kuvvetler analizi, karşı güçlerin durumunu, sınıflar arası dayanışmanın kesin analizini, karşıdaki kuvvetin nasıl bir kuvvetle alt edileceğini ve bu kuvveti doğru bir strateji ile tahkim ederek, planlanmasını öngörür.

Bu sorun sınıflı toplumlar tarihinin genel sorunudur. Devrimci tavır ve halkların devrimci talep ve yönelimleri, başka halkların sempatisini ancak uyguladığı doğru devrimci stratejiyle kazanabilir. Kürtler, bölgede ABD ve batı emperyalizmiyle birlikte hareket ettikçe diğer halkların desteğini alamazlar ve sadece kullanılırlar…Demokrasi ve devrim davasını emperyalizmle uzlaşarak yürütemezsiniz.

Devrimin merkezi doğuya kaydığı tarihten bu yana emperyalist bütün haydutlarda doğuya kayarak, bütün savaşlarını söz konusu devrim coğrafyalarına taşımışlardır. Devrimin ulusal ve uluslararası sorunu anti emperyalist politikalarda düğümleniyor, yüz yılda savaşsanız bu süreci ilerletemezsiniz. emekçi halkların kaderi aynıdır, onların kaderiyle birleşemezseniz, emperyalist projelere teslim olursunuz. Filistin halkının kaderi bu konuda çok iyi bir örnektir…

[email protected]

gazetekok.com

Erdoğan Ateşin

Profilinizi oluşturmak için, biraz hayat hikayenizi anlatın. Bu alan, herkesçe görünebilir.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu